Rekabet Kurumu Dyson Türkiye hakkında soruşturma başlattı

Türkiye pazarında özellikle kablosuz süpürge ve kişisel bakım ürünleriyle dominat bir konuma sahip olan Dyson hakkında Rekabet Kurumu tarafından kapsamlı bir soruşturma başlatıldı.

Rekabet Kurumu Dyson Türkiye hakkında soruşturma başlattı
Görsel: Mishaal Zahed / Unsplash

Dyson, Rekabet Kurumu’nun radarına girdi. Kurul, gerçekleştirdiği ön araştırma sürecinde elde ettiği bilgi ve belgeleri değerlendirerek, bulguları ciddi ve yeterli buldu. Bu doğrultuda, Dyson Türkiye hakkında 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un ihlal edilip edilmediğinin tespiti amacıyla resmî soruşturma açılmasına karar verildi.

Özellikle üst segment süpürge, hava temizleyici ve saç şekillendirme ürünleriyle pazarın belirleyicisi konumunda olan markanın, ticari faaliyetlerinde rekabet kurallarına aykırı davranıp davranmadığı derinlemesine incelenecek. Soruşturma kararı, teknoloji perakendeciliği ve e-ticaret dünyasında geniş yankı uyandırdı.

Soruşturmanın Merkezindeki Üç Kritik İddia

Rekabet Kurumu'nun başlattığı soruşturma sıradan bir prosedürden ziyade, şirketin fiyatlandırma ve dağıtım stratejilerine odaklanıyor. Soruşturmanın temel dayanağı olan 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi, piyasadaki rekabeti engelleyen, bozan veya kısıtlayan anlaşmaları yasaklamaktadır. Dyson özelinde incelenen iddialar ise şunlar:

  • Paralel İthalatın Engellenmesi: Markanın, yurt dışından yasal yollarla ürün getirip satan (distribütör dışı) firmaları engelleyerek piyasada suni bir fiyat yüksekliği oluşturup oluşturmadığı araştırılıyor.
  • Yeniden Satış Fiyatına Müdahale: Dyson’ın, ürünlerini satan bayilerin veya teknoloji marketlerinin etiket fiyatlarına karışıp karışmadığı en önemli başlıklardan biri. Rekabet hukuku açısından bir tedarikçinin, satıcının satış fiyatını belirlemesi veya "bu fiyatın altına inemezsin" demesi, tüketici aleyhine bir durum oluşturduğu için ağır ihlal sayılıyor.
  • Dağıtım Sistemindeki Kısıtlamalar: Markanın uyguladığı dağıtım politikalarının, rakipleri dışlayıcı veya tüketicinin ürüne ulaşımını zorlaştırıcı etkileri olup olmadığına bakılıyor.

"Seçici Dağıtım Sistemi" Mercek Altında

Soruşturmanın en teknik ve dikkat çekici kısmı ise Dyson’ın uyguladığı "Seçici Dağıtım Sistemi" ile ilgili. Bu sistem normal şartlarda, lüks veya teknik uzmanlık gerektiren ürünlerin kalitesini korumak için markaların sadece belirli kriterleri (mağaza dizaynı, personel bilgisi vb.) karşılayan bayilere ürün vermesini sağlar. Ancak Rekabet Kurumu, Dyson’ın bu sistemi rekabeti kısıtlamak için bir araç olarak kullanıp kullanmadığını sorguluyor.

Eğer bu sistem, yetkili satıcıların internet üzerinden satış yapmasını haksız yere kısıtlıyorsa veya sisteme dahil olmak isteyen satıcılar keyfi kriterlerle dışlanıyorsa, bu durum rekabet ihlali olarak değerlendirilebilir. Soruşturma kapsamında, bu sistemin korunmasına yönelik uygulamaların 4054 sayılı Kanun’a aykırı olup olmadığı detaylıca analiz edilecek.

Sosyal medya yasası hız kazandı: Kırmızı çizgiler belirlendi!
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, çocukları dijital dünyanın zararlı etkilerinden korumak için çalışmalarını hızlandırdı.

Süreç Tüketiciyi Nasıl Etkileyecek?

Bu soruşturma, sadece Dyson ve ticari ortaklarını değil, doğrudan tüketiciyi de ilgilendiriyor. Eğer yeniden satış fiyatına müdahale veya ithalat engeli iddiaları doğrulanırsa, tüketicilerin bugüne kadar Dyson ürünlerine olması gerekenden daha yüksek fiyatlar ödemiş olabileceği anlamı çıkabilir.

Rekabet Kurumu'nun soruşturma süreci genellikle 6 ila 12 ay arasında sürmektedir. Sürecin sonunda ihlal tespit edilirse, şirketin yıllık cirosu üzerinden ciddi oranlarda idari para cezası uygulanabilir. Ancak Kurum tarafından yapılan açıklamada, soruşturma açılmasının şirketin kesin olarak suçlu olduğu anlamına gelmediği, sürecin savunmalar ve incelemelerle devam edeceği vurgulandı. Piyasayı domine eden markaların bu tür denetimlerden geçmesi, uzun vadede daha adil bir pazar yapısının oluşması açısından büyük önem taşıyor.